Bursa’da Atıcılar Tekkesi, Türklerin kadim sporlarından biri olan okçuluk geleneğini onlarca sporcusu ile birlikte devam ettiriyor.
Arda ŞARU / HERKES DUYSUN
BURSA (İGFA) - Okçuluk sporu, Türklerin ana sporlarından biridir. Geçmişten günümüze Türkler tarafından ilgi gören, yatkınlığa sahip olunan başlıca sporlardan olan okçuluk, Osmanlı kültürünün en çok hissedildiği şehirlerden bir tanesi olan Bursa’da devam ettiriliyor.
Atıcılar Tekkesi Sorumlusu Mithat Sert, Herkes Duysun’a yaptığı değerlendirmede okçuluğun tarihteki ve günümüzdeki yerini anlattı.
BURSA OKÇULUKTA BİR NUMARA
Türkiye’de iki okçuluk federasyonu olduğunu kaydeden Mithat Sert, “Birisi klasik yay, birisi de geleneksel okçuluk federasyonudur. Türkiye’de 21 binin üzerinde, Bursa’da ise bin 800’ün üzerinde lisanslı okçu vardır. Bursa’da 52 kulüp bulunuyor ve bunların 47 tanesi aktif halde. Bursa’mızın başarı oranı, ülke geneline göre çok çok yüksekte.” ifadelerini kullandı.
OKÇULUK PEYGAMBER TAVSİYESİDİR
Okçuluğun, Hz. Muhammed’in (asm) sünnetlerinden biri olduğunu da hatırlatan Sert, “Her şeyden önce bizim sporumuz, sünnet olan bir spordur. Peygamber Efendimiz, ‘Çocuklarınıza okçuluğu ve yüzmeyi öğretin.’ diye tavsiyelerde bulunuyor. Bu işin İslâmî boyutudur.” dedi.
DOKTORLAR OKÇULUĞU ÖNERİYOR
Okçuluğun bilimsel tarafına da değinen Atıcılar Tekkesi Sorumlusu Mithat Sert, “Bilimsel tarafında ise günümüzde çocukların en büyük sıkıntısı ders çalışamamak, derse odaklanamamak, öğretmeni dikkatli dinlememek gibi sorunlardır. Cep telefonu ve bilgisayar kullanmaktan kaynaklanan bir kopukluk oluyor. Bugün bu sebeplerden dolayı çocuğunuzu hangi psikoloğa götürürseniz götürün, doktorların tavsiye ettiği iki spor var. Birincisi eskrim, ikincisi ise okçuluk sporu. Eskrim bir Fransız sporu olduğu için bize biraz uzak kalıyor. Fakat ülkemizde yapılan dizilerin ve Mete Gazoz’un etkisiyle okçuluğa büyük bir ilgi gösteriliyor.” şeklinde konuştu.
OKÇULUKTA GÜVENLİK ÇOK ÖNEMLİ
Okçuluk sporunda güvenliğin de önemini belirten Sert, “Bizde güvenlik hat safhadadır. Atış alanına girdiğiNiz zaman içeride meydan şeyhini görürsünüz. Meydan şeyhi, o alanın bütün güvenliğinden sorumludur. Atış yapacak şahısları o yönlendirir, o komut verir. Meydan şeyhi atış serbest demeden kimse atış yapmaya başlayamaz. Atış yok dedikten sonra kimse atış yapamaz. Atış alanı bir askeri disiplin ile yönetilir. Ok toplamaya giderken ve ok topladıktan sonra geri dönerken attığımız her adımın bize sevap olduğunu da biliriz. O aşkla gider oklarımızı toplar, o şekilde döneriz. Ok toplarken bile belirli bir düzenimiz vardır.” ifadelerini kullandı.
Yorum Yazın